Hidroterapi havuzları ve hidroterapi tedavisi artık rehabilitasyon ortamlarında yaygın olarak kullanılmaktadır. Çok etkili ve tedavi edici olduğu kanıtlanmıştır ve çeşitli tıbbi durumları olan insanlara birçok faydası vardır.
Aquatic terapi aslında fizik tedavinin bir biçimidir. İlaveten, su içinde hareket etmenin de kendine özgü avantajları vardır.
Rehabilitasyon; sakatlanmalar ve ciddi yaralanmalar sonrası, kişileri eski haline getirme ya da eski işlevlerini tekrar kazanma amacıyla uygulanır. İnsanları eski haline getirme çalışmaları kimi zaman aylar yıllar alabilir. Kas gücünün kazanılması, tekrar hareket etmesi, kırık bir yerin tekrar sağlam bir şekilde işlevini yapması, belimizin, dizimizin eski günlerde olduğu gibi bize rahatsızlık vermeden kullanılabilmesi istikrarlı ve düzenli yapılacak fizik tedavi süreçlerine bağlıdır.
Son zamanlarda ülkemizde de anlamı giderek artan bir yol, ya da araç daha fizik tedavi süreçlerine eklenmiştir, ki bu da su içinde çalışmak-hareket etmektir. Bunun iyileşme sürecine çok olumlu katkılar yaptığı, iyileşmeyi hızlandırdığı görülmüştür. Kasların güçlendiği, tekrarlayan ya da kronik hale gelen acı ve ağrıların azaldığı, ya da tamamen yok olduğu tesbit edilmiştir.
Bu tedavi, çok çeşitli koşullara veya yaralanmalara sahip çok sayıda tanı gruplarına yönelik olarak kullanılabilir. Gelişmiş ülkelerde Hidroterapi havuzlarının kullanımının en yaygın olduğu yerlerden biri rehabilitasyon merkezleridir.
Hidroterapinin etkin olarak kullanabileceği hastalık grupları;
Bir sıvı içinde bulunan bir cisme, bu sıvının kütlesi tarafından uygulanan basınca HİDROSTATİK BASINÇ denir. Hidrostatik basınç, cismin bulunduğu derinlik ve sıvının yoğunluğuna bağlıdır. Şimdi su havadan daha ağır olduğundan, suya girdiğinizde, su; hiç alışık olmadığınız kadar fazla bir basıncı vücudunuza hemen uygulamaya başlar. Ve siz hareket ettikçe, suyun şekli vücudunuza göre değişir ve ayarlanır. Bu da size sürekli ve her noktadan tam anlamıyla değen bir basınç demektir. Dizlerinize, belinize, eklem yerlerinize, cildinize bu baskı uygulanır. Doğal olarak bu baskılama kalbiniz ve ciğerlerinizin daha fazla çalışmasına yol açar ki; bunun nedeni, göğüs kafesinizin doğrudan basınç altında olmasıdır. Daha iyi anlamak için, bu son derece dar bir elbiseyi giymenize benzer. Su, dar bir elbise gibi siz sarar, ve boyuna kadar suyu batmış bir vücuda her noktadan sıkı sıkı baskı yapar. Bu baskılama kronik kas ve beden ağrılarının geçmesi için iyi bir şeydir.
Sinir sistemimiz ciltte en ufak bir uyarıya hızla yanıt verecek şekilde donatılmış sinirler ve sinir uçları ağına sahiptir. Vücudun kullanmadığı su basıncı gibi sürekli bir uyarı altında, sinir sistemi dokunma duyusal sinir hücreleriyle uğraşmaktan sorumlu beynin bir parçası olan retiküler sistemi otomatik olarak hissizleştirir (körleşir, donuklaşır gibi). Bu da tedaviyi hızlandırmak için kasları tüm hareket noktalarına kadar ağrısız acısız genişletmeyi kolaylaştırır. Fizyoterapi için en büyük engellerden biri, yaralı ya da sakat kasları hareket ettirmeye çalışılırken yaşanan acıdır. Bu acı hissizlik sebebiyle su içinde çok şiddetli hissedilmez. Ayrıca fizik tedavi esnasında dokunulmayı sevmeyen hastalar; suda kendilerini dahi sakin ve güvenilir hissederler. Çünkü suyun etkisi, dokunma hissiyatı kadar şiddetli ve anlaşılır değildir.
Su terapisinin en büyük yararlarından biri, hava ile karşılaştırıldığında suyun sürekli ve sabit bir direnç uygulamasıdır. Su koşusu ve diğer su egzersizleri, en enerji yoğun egzersiz programlarından bazılarıdır. Ağır direnç aletleri (ağır fitnes ekipmanları) gerektirmezler ve hareket özgürlüğüne sahiptirler. Alışılmış hareketleri gerçekleştirmek için daha fazla enerji harcamak zorunda kalmak, daha fazla kas lifi kullanarak körelmiş kasları hareket ettirmeye yardımcı olur. Suyun varlığı ağrıyı azaltmayı daha hızlı sağlar. Ayrıca kişi su içinde dik durabilir ve hiçbir şekilde karada olduğu gibi düşme ihtimali de yoktur.
Doğal yoğunluk ve direnç, su içinde daha yavaş hareket etmenizi sağlar. Bu beynin kaslarınızdan gelen sinyalleri daha ayrıntılı bir şekilde işleyebilmesine ve okuyabilmesine olanak tanır, çünkü daha fazla zaman demek, kas belleğini yeniden oluşturmak (eğitmek) için ideal bir fayda demektir. Birisi sinir sistemi, kas kaynaklı bir sakatlığa, özürlülüğe veya başka bir tür bozulmaya sahipse, suyun varlığının “kas hafızasını yeniden oluşturma özelliğinden” dolayı, kaslarının yeniden eğitilmesi kolaylaşır. Su dışında uygulanan bir terapi çalışmasında dahi, suda egzersiz yapıyor olmak, kasınızı hızlıca harekete geçirmek için düzgün bir şekilde olmaya odaklanmanızı sağlar. Çünkü su içinde zaten hızlı bir şekilde hareket edemediğinizden, vücudunuzu gerektiği gibi hareket ettirmeye daha fazla odaklanabilirsiniz.
Kayropraktik (elle tedavi) tedavi gibi normal fiziksel bir terapi sırasında, terapist, bir masada veya yatakta yattığınız için tek seferde vücudunuzun sadece bir tarafıyla çalışabilir. Suyun içinde ise, bu sanki terapistin vücudunuzun her yanıyla çalışması gibidir.
Hidrostatik basınç nedeniyle, kalbiniz sürekli basınç altındadır. Ayrıca, akuatik terapi için kullanılan su (26 C ile 35 C arasında değişen havuz suyu sıcaklığı) genelde dışarıdan daha sıcak derecede olduğundan, ılıklık kan dolaşımını etki yapar ve arttırır. Artan kan akışı iyileşmeyi artırmaya yardımcı olur. Örneğin bu durum zayıf kalp kası olan insanlar için, alınan kaliteli oksijenin vücudun her noktasına ulaşmasıyla zayıf dolaşımı telafi edebilir.
Sıcak su kan damarlarını genişletmeye yardımcı olur, kaslara dolaşımı arttırır. Kas ağrısı, laktik asit birikiminden kaynaklanır ve artan kan akışı laktik asidi kaslardan uzaklaştırır ve acıyı azaltır. Sıkı egzersiz sonrası ağrıyan kaslar, ağrı nedeniyle kişiyi mutsuz edebilir. Bu nedenle, su terapisinin en büyük yararlarından biri, kasları rahatlatmaktır. Bu aynı zamanda aşırı idman esnasında kazara sakatlanmaların önlenmesine, kasların iyileşmesine, kıkırdak veya bağ dokusu üzerine uygulanan stres düzeyinin düşürülmesine yardımcı olur.
Su, içinden geçerken bir dalga şeklinde etrafınızdan geçer, akar. Vücudun etrafındaki su moleküllerinin nazik akışı, dolaşımı ve yorgun veya ağrılı kasların gevşemesini arttırmaya yardımcı olan doğal bir masaja dönüşür. Su kürekleri veya su eldivenleri gibi teçhizat kullanılarak, vücudun belirli alanlarına yönelik nazik akımlar yaratılarak sorunlu alanlarda iyileşme ve dinginlik sağlanabilir.
Çoğu kişinin yaz mevsiminde sahile gitmekten hoşlanmasının bir nedeni vardır: bu basitçe yüzme ve diğer su sporları eğlencelidir şeklinde açıklanabilir. Su terapisinin en önemli yararlarından biri, hareket ederken olumlu, destekleyici bir ortam sağlamanıza yardımcı olmasıdır. Fiziksel terapi oturumu birkaç saatlik aquatik çalışmaya ve arada sırada hatta su voleybolu, su topu yarışmasına dönüşebilir. Suyun teşvik ettiği neşeli atmosfer iyileştirme işlemi için hayati derecede önem taşımaktadır; özellikle ağır egzersizleri yapmak zor ya da acı verici ve cesaret kırıcı olduğunda. Fizik tedavi vücudun iyileştirilmesi için tasarlanmış olmasına rağmen su içinde yapıldığında zihin için de faydalı olabilir.